ahmetturkan.gen.tr

HAYATTAN DERSLER

  • Yazıtipi boyutunu arttır
  • Varsayılan yazıtipi boyutu
  • Yazıtipi boyutunu azaltır
Home İSLAM OKUMALAR Bir ölüm bin ders

Bir ölüm bin ders

e-Posta Yazdır PDF

Doktor, felçli hastasının ayaklarını gıdıkladığında tepki vermiyorsa, hafif sivri uçlu bir aletle acıtmaya gidiyor.
Eğer hasta tepki verirse doktor seviniyor, tepki vermiyorsa üzülüyor ve işinin daha zor olduğuna karar veriyor.
Suçlu suçüstü yakalandığında hakim karşısında "Pişmanım" diyorsa hakim cezayı verirken bile suçluya merhamet duygusuyla bakıyor.
Güvenlik güçlerine yakalanmayan suçlu kendi iç dünyasında yaptığından hoşnut değilse bu suçlardan vazgeçmesi mümkündür.
Ama hani "Merd-i Kıpti, şecaat arz ederken sirkatin söyler" diye bir atasözümüz vardır.

Yani, Kıpti (Firavun neslinden gelenler)'in kahramanı, yiğitliğini anlatırken yaptığı hırsızlıkları anlatırmış.
Öyle bir Kıpti toplumu oluşturmuşlar ki orada kahramanlık hırsızlığın büyüklüğüyle orantılı. Hırsızlığı ayıplamak gericiliğin ta kendisi olmuş.
Hani günümüzde büyük hortumcu olmayanları derneklerine almayan adamlar gibi.
Yaptığı kötülüklerden vicdan azabı çekerek yapmaya devam edenlerde hala hayat emaresi var demektir.
Bir başka erkeğin evinde ölen bayan için yazılıp çizilenler, bize ister sağdan olsun ister soldan olsun, ister liberal, ister despot olsun insanlarımızın hepsinin insani kanunlara değil, ilahi kanunlara özlem duyduğunu ortaya koydu.
Bu başkasının evinde ölüm olayını tartışmasız herkes hoş karşılamadı.
Peki, eğer sizin kriterleriniz kanunlar ise, geçin Türkiye kanunlarını Avrupa kanunları ise yapılanda ayıplanacak hiçbir durum yok.
Ama her nedense hiçbir kimse hatta bu tür suçları işleyenler bile yapılanın hoş olmadığını söylüyorlar.
Bu durum yalnız bize has bir özellik değil.
Batıda da en geniş karınlı adam bile hanımının başka evlerde gecelemesinden zevk almadığı gibi çaresizlikten susar.
Bütün insanları Allah yarattığından her kadın ve erkek Allah'ın "Zinaya yaklaşmayınız" emrine yürekten boyun eğer.
Uygulamada kusuru olsa bile doğrunun zinayı yasak olmaktan çıkaran kanun olmadığını, Allah'ın dediğinin en doğru olduğunu bilir.
Hemen hemen her yazarımız, "Ölünün ardından kötü konuşulmaz" cümlesini kullanıyor.
Peki, bu cümlenin sevgili peygamberimize ait bir hadis olduğunu biliyor muyuz?
Yazarlarımızın birçoğunun bildiğine inanıyorum.
Çünkü Müslüman toplumda büyüdüler.
Kaynağını bilmeseler de İslam kültürünün etkisi altındalar.
Sevgili peygamberimizin hadisinin değeri bir daha ortaya çıkıverdi.
Efendimiz buyurur, "Ölülerinizin güzelliklerini, iyiliklerini anınız" (Ebu Davud, Sünen, K. Edeb, bab 50, hadis no 4900,Tirmizi, Sünen, K. Cenaiz bab 34, hadis no 1019)
Sevgili peygamberimiz, yine buyurur, "Ölülere kötü söz söylemeyin, onların yaşayanları üzülürler." (Tirmizi, K.Birr, babüşşetm, hadis no 1982)
Sevgili peygamberimiz yine buyurur, "Ölülere kötü söz söylemeyin, onlar yaptıklarıyla buluştular" (Buhari, cenaiz, bab sebbül emvat 1306)
Bu millet ölmemiştir, aydınlarımızda hayat emaresi vardır, ümidinizi kesmeyiniz.

Mahmut TOPTAŞ - MİLLİGAZETE 10.02.2011

 

REKLAMLAR

Web Site Tasarımı

Yönetim Panelli Website Tasarımlarınız için

0532 307 60 09

 

 

İSTATİSTİKLER

OS : Linux c
PHP : 5.3.29
MySQL : 5.7.43
Zaman : 19:06
Ön bellekleme : Etkisizleştirildi
GZIP : Etkisizleştirildi
Üyeler : 31076
İçerik : 1250
Web Bağlantıları : 2
İçerik Tıklama Görünümü : 2244404

Haberler

EDEP BİR TAC İMİŞ NUR-U HÜDADAN, GİY O TACI EMİN OL HER BELADAN...