Eskiden dağların kazık gibi yere çakılı olduğunu kimse düşünemezdi. Yeni yapılan araştırmalar neticesinde ise yer kabuğunun yaşadığımız sert tabakası altında yumuşak bir tabakanın var olduğunu, her dağın da bu yumuşak tabakanın içine giren uzantısı bulunduğunu, böylelikle yumuşak tabakaya karşı sert tabakanın sabit tutulduğu ortaya çıkmıştır. Bu gerçek Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle ifade edilir: “Biz yeryüzünü bir beşik, dağları da onun için direk kılmadık mı?” (Nebe s. 7) “Yeryüzüne, insanlar sarsılmasın diye sabit dağlar yerleştirdik.” (Enbiya s. 31)